Hakkımda

Özgür Şef kimdir?

Özgür Şef Steakhouse‘un en önemli özelliği katkısız lezzetleridir. Özel olarak üretilen sucuk ve sosisler, 28 gün dinlendirilerek hazırlanan birbirinden leziz etler, tüm misafirlerimizin damak zevkine hitap etmektedir. Özgür Şef’in evinde, samimi bir servis ve sıcak bir ortamda bu eşsiz lezzetleri tatmak için gelin. Bu keyfi birlikte paylaşalım. Çekinmeden söylemeliyim ki müthiş et yemeklerini kendi geliştirdiğim pişirme teknikleri ile Türkiye’den sonra Azerbaycan Bakü‘nün de beğenisine sundum.

ÖZGÜR ÖZKAN

Kendi kalemimden...

1979 senesinin Eylül ayında güneşli bir günde Eskişehir’de doğdum. Anadolu Üniversitesi, Otelcilik ve Kocaeli Üniversitesi, Mutfak bölümlerinde okuduktan sonra çeşitli otel ve restoranlarda aşçıbaşılık yaptım. Deniz tutkumdan ötürü büyük yolcu gemilerinde aşçıbaşı olarak çalıştım. Sonrasında da özel mega yatlarda iş tecrübem oldu. Bu tecrübe bana en büyük bilgi birikimini katan iş deneyimimdi. Düşünsenize, Karayipler'desiniz ve bir misafir lahmacun isterken diğeri Suşi bir diğeri ise Şatobiryan isteyebiliyor. Teknedesiniz ve markete, kasaba gidip bir şeyler alma imkanınız yok. Bu sebeple eldeki malzeme ile en iyi yiyeceği pişirip servise hazır hale getirmeyi burada öğrendim.

2006 yılında başladığım Özgür Şef TV programının sevilmesi ve tutmasının en büyük sebebi de yukarıda anlattığım bu 'ELİNDEKİ MALZEME İLE NE YAPABİLİYORSAN EN İYİSİNİ YAP' mantığıydı. Özellikle ev hanımlarının sevdiği 'BUZDOLABINDA NE VARSA ONUNLA YAPABİLECEĞİNİN EN İYİSİNİ YAP' düşüncesi artık hem pratik hem de samimi bir durum oldu.

2010 yılına geldiğimde kendime ait ilk Özgür Şef restoranımı İstanbul Bebek'te açtım. Sonrasında da 2011'de Ataşehir ve 2014’te Kalamış’ı şubelerim arasına kattım. Ayrıca 2014 yılında Deli Kasap markasını yaratarak franchise işlemlerine başladım. 2017 yılında Azerbaycan Bakü’de bir şube açtım. Son olarak ise 2018’de farklı bir proje geliştirerek ‘ETİNİ TARTTIR, PİŞİRTTİR VE YE' tarzı ile Kurtköy’de hizmet vermeye başladım.

Tabii ki yeni gelişmeler de mevcut ve onları da buradan sizlere duyuracağım. Sizler de sorularınız olursa hem buradan hem de sosyal medya hesaplarımızdan bana ve ekibime ulaşarak sorabilirsiniz. Cevaplarınızı hem buradan hem de ilgili sosyal medya hesaplarımızdan paylaşacağım. Aaa, unutmadan söyleyeyim. Evli ve üç güzel kız çocuk sahibiyim.

Görüşmek üzere…

  • Dana bonfilenin tam göbek kısmıdır. Yaklaşık 20 gün dinlendirildikten sonra servise hazır hale gelir. Kesinlikle hiç kımıldamayan tek kısmıdır. Adı üstünde lokum gibi yumuşacıktır. Kesinlikle çok pişmiş istemenizi tavsiye etmeyiz. Çok pişerse bütün suyunu kaybeder. Suyunu kaybetmiş lokum hem lezzetsiz olur hem de besleyici olmaz.

    Lokum

  • En yağlı en lezzetli ettir. Kaburganın omur kısmından çıkar. Boyun kısmından but kısmına doğru uzanır. Yağlı olan et aynı zamanda lezzetli de olur. Ancak yağ dağılımının minik minik ve eşit dağılmış olması gerekiyor. Demek oluyor ki etin yumuşaklığını etin içindeki su sağlıyormuş. Lezzetini de etin yapısını da bulunan yağ sağlar.

    Antrikot

  • Bizim mutfağımızda helva bir tatlı değil ettir. Özel odun fırınımızda yaklaşık 24 saat pişer. Yanak etidir.yanak etinin yapısında jel miktarı çok olduğundan çok lezzetlidir. Yemeğin sonunda ortaya alacağınız bu etin tadını uzun süre unutamayacaksınız.

    Helva (Yanak)

  • Kuzunun bonfilesidir. Bir kuzudan sadece 2 adet çıkar bir tanesi en fazla 100 gr olur çok yumuşak ve lezzetlidir. Izgarada fazla pişirilmez önceden 400 derecede ısıtılan tabakların üzerinde masanızda pişecektir. Pişmeyen parçaları birkaç kez çevirerek pişirebilirsiniz.

    Küşleme

  • Antrikot etinin kemikli kesilmiş olanıdır. Antrikota göre farkı sadece kemik değildir dana pirzola Dry Aged yöntemi ile dinlendirilir. Dry Aged kuru dinlendirme demektir. Dana pirzola 28 gün boyunca özel dolaplarda dinlendirilir. Kendine has bir aroma kazanır ve aynı zamanda et yumuşar.

    Dana Pirzola